Kategori: Mobile
Türkiye’de Elektronik Ticaret ve Ödeme Sistemleri – ITU
Bilişim Zirvesi’12 E-Ticarette Sonraki Adım Paneli
Ödeme Sistemleri’nin E-Ticaret’in Büyümesi Açısından Önemi
Digitalage’de yayımlanan yazımın bir kısmına aşağıdan ulaşabilirsiniz.
Sizin gibi ödeme sistemlerinin e.ticaret’in büyümesi açısından önemi nedir?
E-ticareti, tüketicilerin hayatlarında önemli bir yer tutan alışveriş deneyimini dijital ortama taşıyarak ev konforunda diledikleri ürünü ya da hizmeti satın almalarını sağlayan bir devrim olarak nitelendirmek mümkün. Ticaretin en önemli adımı olan “ödeme”nin elektronik alışverişte tuttuğu konum gerek konfor gerekse güvenlik açısından büyük önem taşıyor. Ülkemizdeki tüketicilerin e-ticareti benimsemelerindeki hızın altında e-ticaret sitelerinden yapılan alışverişin güvenli olduğunu bilmeleri ve bu bilincin altında da kuşkusuz güvenli ödeme sistemleri yer alıyor.
PayU Türkiye olarak e-ticaretin kalbinde yer alan ödeme sürecini hem güvenli hem de kolay hale getiren çözümler üretiyoruz. MasterCard ve VISA’dan aldığımız izinler kapsamında tek sözleşme ile tüm banka kartlarına taksit yapabilmenin yanı sıra 1 günde kullanmaya başlanabilen sanal POS çözümleri, sahtekarlık izleme (fraud) filtreleri, PCI DSS, SSL gibi sertifikasyonları yine işyerlerinin hizmetine sunuyoruz. Elektronik ticaret yapmak isteyen işletmelerin hızlı bir şekilde bu dünya ile tanışmasına olanak sağlıyoruz. PayU’ya üyelik gerektirmeyen ödeme sayfaları ile kullanıcı deneyimini olabilecek en verimli hale getiriyoruz. Bütün bunların sonrasında kullanıcının yaptığı alışverişten keyif ve doyum alması mevcut e-ticaret sektörünü hem büyütüyor hem de yaygınlaştırıyor.
PayU’ya şu ana kadar ilgi nasıl? Kaç aktif üyeniz var?
PayU tüm dünyada 15 binden fazla üye işyeriyle çalışıyor. Türkiye’deki operasyonlarımıza 2011 yılının Eylül ayında başladık ve yerel hizmetler sunabilmek için yurtdışında birçok ülkede kullanılan altyapımızı tamamen değiştirdik. Türkiye’deki kredi kartı ve debit kart kullanım alışkanlıkları, taksit kültürü ülkemizi ödeme sistemleri konusunda eşsiz bir pazar haline getiriyor.
PayU, Türkiye’de sanal POS alamadığı için bu ekosistem ile tanışamayan işyerlerinin hızlı bir şekilde faaliyete başlamasına destek olarak sektördeki büyük bir boşluğu dolduruyor. Diğer taraftan halihazırda online satış yapan orta ve büyük ölçekli işletmelerde yukarıda sahtekarlık (fraud) filtreleri ve gerekli birçok sertifika ile kendi bünyelerinde yönetemedikleri süreçleri PayU’nun konusunda uzman kadrosuna bırakmasını istiyoruz. Şu ana kadar olan ilgiden çok memnunuz. Çok yakın zamanda havayolu şirketlerinden, büyük özel alışveriş kulüplerine ve tatil-tur satışı yapan şirketlere kadar her yerde farklı bir çözümümüz ile yer alıyor olacağız.
Hangi e.ticaret siteleri ile çalışıyorsunuz?
Aktif olarak çalıştığımız kendi alanında tanınmış birçok e-ticaret sitesi var. Hedefimiz genel anlamda tüm e-ticaret sektörünün en güvendiği iş ortağı olarak, sunduğumuz katma değerle sektörü daha da ileri taşımak.
E-ticaret konusunda ne gibi çözümleriniz var?
Dünyanın en önemli e-ticaret markalarını bünyesinde bulunduran Naspers’ın bir iştirakiyiz ve halihazırda 9 ülkede faaliyet gösteriyoruz. Uluslararası düzeyde sahip olduğumuz bilgi deneyimini Türkiye e-ticaret pazarının ihtiyaçlarını karşılamak için kullanıyoruz. Taksit imkanı sunan sanal POS çözümlerimizin yanı sıra gelişmiş sahtecilik (fraud) önleme filtrelerimiz ve 7 gün 24 saat hizmet veren uzman sahtecilik izleme ekibimizle Türkiye e-ticaret sektörünün en güvenilir iş ortağı olmayı hedefliyoruz. E-ticaret şirketlerine sunduğumuz en önemli avantajlardan biri ödeme sayfalarımızın kullanıcı deneyimini hiçbir kesintiye uğratmayacak şekilde tasarlanmış olması. Kullanıcılar alışverişlerini yalnızca birkaç tıklamayla sonuçlandırıyor ve siteden memnun bir şekilde ayrılıyor.
Okumaya devam et “Ödeme Sistemleri’nin E-Ticaret’in Büyümesi Açısından Önemi”
PayU Türkiye, 2013’ün İlk Yarısında 1000 Üye İşyeri Hedefliyor [Röportaj]
Sosyalmedya.co’da yayınlanan röportajımın bir kısmına aşağıdan da ulaşabilirsiniz.
Türkiye’de online ödeme sistemleri sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye’de ödeme sistemleri sektörü, getirdiği kolaylık ve güvenlik avantajlarıyla hem e-ticarete ivme kazandıran hem de hızla büyüyen e-ticaret pazarından güç alarak kendisi de her geçen gün gelişen bir sektör olarak dikkat çekiyor. Türkiye’de ödeme sistemleri sektörüne baktığımızda farklı iş modellerine ve farklı teknolojilere odaklanan oyuncular olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki dönemde ödeme sistemleri sektöründe rekabetin ve ticaret hacimlerin daha da artacağını söyleyebiliriz.
Sektörle ilgili sürekli ‘büyüme’ ve ‘patlama’ haberleri okuyoruz. Herşey bu kadar mükemmel mi gerçekten? Sizce sektördeki en büyük sorun ne?
Şimdiye kadar yüzlerce işletme ile görüşme fırsatımız oldu. Bu görüşmelerden elde ettiğimiz içgörülerden hareket ederek Türkiye’de online ödeme sistemleri alanında iki temel sorun olduğunu söyleyebiliriz: Birincisi işletmelerin sanal POS alıp e-ticarete başlayamaması; ikincisi ise e-ticaret yapan küçüklü büyüklü birçok firmanın karşılaştığı ters ibraz (chargeback) sorunu.
Sizin bu konuda sunduğunuz çözüm nedir?
Dünyanın en önemli medya ve e-ticaret markalarını bünyesinde bulunduran Naspers’ın bir iştiraki olan ve halihazırda 9 ülkede faaliyet gösteren PayU olarak Türkiye’de bu iki temel sorunu çözmek için organizasyonumuzu, ürün ve hizmetlerimizi şekillendirdik. Sanal POS çözümleri (6 bankanın POS’una tek günde sahip olma imkanı), gelişmiş sahtecilik (fraud) önleme filtreleri, 7 gün 24 saat hizmet veren uzman sahtecilik izleme ekibi ve daha birçok servisle e-ticaret sektörünün güvenilir iş ortakları arasında yer almak için var gücümüzle çalışıyoruz. Buna ek olarak, bankalarla yapacağımız kampanyalarla bizimle çalışan üye işyerlerinin ticaret hacimlerine katkıda bulunurken, gerçekleştireceğimiz yoğun iletişim çalışmaları ile de işyerlerinin bilinirliklerini artıracağız. Ayrıca PayU Türkiye olarak ilerleyen aylarda sunacağımız yeni servislerimizle de e-ticaret sektörünün gelişmesine katkıda bulunmayı planlıyoruz.
Peki sizce Türkiye pazarına yabancı yatırımcıların ilgisi nasıl?
Türkiye’deki ödeme sistemleri sektörü sergilediği hızlı büyüme ve sahip olduğu potansiyel ile global pazarda da dikkat çekiyor. Türkiye pazarına yabancı yatırımların ilgisi ve pazardaki oyuncuların halihazırdaki rekabeti de bunun iyi bir göstergesi. BKM verilerine göre Haziran ayı itibarı ile Türkiye’de 53 milyon kredi kartı ve 87 milyon banka kartı var. Bu oldukça iyi bir rakam. Ödeme sistemleri alanında yeni teknolojilerin kullanıldığı oldukça gelişmiş bir altyapımız var. Bu altyapı genç nüfus ve yukarıda da belirttiğimiz kart rakamları ile harmanlandığında Türkiye’yi eşsiz bir pazar haline getiriyor. Diğer taraftan Avrupa’ya kıyasla yeni iş modellerini hayata geçirmek konusunda da oldukça iddialı olduğumuzu söyleyebilirim. Türkiye’nin ödeme sistemleri alanında oldukça gelişmiş bir ülke olduğunun bir göstergesi de geçtiğimiz aylarda, Garanti Ödeme Sistemleri Genel Müdürü Mehmet Sezgin’in İspanya’nın ikinci en büyük bankası BBVA’nın Global Ödeme Sistemleri’nin başına geçmesidir. Emininiz BBVA, Mehmet Sezgin’in tecrübelerinden oldukça faydalanacaktır. Benzer haberleri ilerleyen yıllarda da sıklıkla duymayı umuyoruz.
Ödeme sistemlerinin geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Elektronik ticaretin geleceğinin mobil cihazlar üzerinde olacağına inanıyoruz. Mobile yönelik geliştirdiğimiz çözümlere ek olarak, web üzerinde dönüşüm oranını artırıcı birçok çalışma ile de sektöre destek olacağız.
Akıllı telefon erişimine (penetrasyon) rağmen mobil cihazların, kullanıcıların web’de yaşadığına benzer bir deneyim sunabilmesi halen mümkün değil. Bu noktada ödeme sistemlerine ve tek tıkla ödeme kavramına büyük iş düşüyor. Burada ödeme sistemleri yine kaldıraç vazifesi göreceklerdir.
Ancak mobil cihazlar üzerinden gerçekleşecek e-ticaretin gelişip olgunlaşması için daha vakit olduğunu düşünüyoruz. O açıdan şu an Türkiye online ödeme sisteminde yukarıda belirttiğimiz iki sorunun çözümlenmesinin daha önemli ve öncelikli olduğunu biliyor ve hazırlıklarımızı buna göre yapıyoruz.
Hangi bankalar ile anlaşmanız var?
PayU Türkiye olarak Türkiye’nin önde gelen banka ve lisansör kuruluşlarıyla yaptığımız işbirlikleriyle sektöre yenilikçi bir hizmet anlayışı getiriyoruz. Visa ve Mastercard gibi lisansör kuruluşların yanı sıra Akbank, İş Bankası, Yapı Kredi, Ziraat Bankası, Finansbank, Denizbank, Garanti ve Bank Asya gibi Türkiye’nin önde gelen bankalarla işbirliği halindeyiz. Bu sayıyı yakın zamanda artırmayı planlıyoruz.
PayU’yu kaç iş yeri ve kaç kişi kullanıyor?
PayU olarak şu an dünyanın 9 ülkesinde faaliyet gösteriyor ve 15 binin üzerinde online işletme ile çalışıyoruz. PayU Türkiye olarak sadece Türkiye’deki ihtiyaçlara odaklanıp, bunları karşılamak için faaliyetimize başladık ve ciddi bir yazılım geliştirme döneminin ardından sistemlerimizi 2 ay önce devreye aldık. Kısa sürede 60’den fazla işyeri ile aktif olarak çalışmaya başladık. 200’den fazla işyeri ile de sözleşmemizi imzaladık. Elektronik ticaret yapmak isteyen işletmelerin hızlı bir şekilde bu dünya ile tanışmasına olanak sağlıyoruz. Türkiye’de e-ticaret yapan her firmaya temas ederek, havayolu taşımacılığı şirketlerinden özel alışveriş kulüplerine, turizm şirketlerinden pazar yerlerine (marketplaces) kadar herkes ile çalışmak istiyoruz. Türkiye’de MasterCard ve VISA’nın yasakladığı kategoriler dışında kalan şirketlerle çalışıyoruz. Markafoni, Zizigo, Misspera ve Ucuzu.com gibi aktif olarak çalıştığımız ve çalışmak için görüştüğümüz birçok önemli şirket var.
Sizi diğer ödeme sistemlerinden farklı kılan nedir?
MasterCard ve VISA’dan aldığımız izinler kapsamında e-ticaret yapan veya yapmak isteyen işletmelere tek sözleşme ile altı bankanın sanal POS’una bir günde ulaşma imkanı tanıyoruz. 100’ü aşkın sahtecilik (fraud) önleme filtresi, PCI DSS ve SSL sertifikalarına sahip ödeme sayfaları, 7 gün 24 saat hizmet veren sahtecilik konusunda uzman ekibimiz ve işletmelerin ödeme süreçlerindeki risklerini (chargeback) en aza indirirken PayU’ya üyelik gerektirmeyen ödeme sayfalarımız ile üye işyerlerinin, müşterilerine kesintisiz alışveriş deneyim sunmasını sağlıyoruz.
Gelişmiş sahtecilik (fraud) önleme filtrelerimiz ve 7 gün 24 saat hizmet veren uzman sahtecilik izleme ekibimiz bulunuyor. Böylelikle e-ticaret şirketlerinin risklerini (chargeback) en düşük seviyeye indiriyoruz. İşyerlerimize bu modeli sunarken işyerlerinin PayU sanal POS’ları ile çalışması zorunluluğunu aramıyoruz. Dileyen her işletmenin bu hizmetlerden yararlanmasına olanak sağlıyoruz.
2013 hedefleriniz nelerdir?
Hedefimiz Türkiye e-ticaret sektörünün en güvenilen iş ortağı olup sunduğumuz katma değerlerle sektörü daha da ileriye taşımak. Türkiye’de elektronik ticaret yapan, yapmak isteyen hemen herkese temas ederek, iş yapış şekillerini ileriye taşımak arzusundayız. 2013’ün ilk yarısında üye işyeri sayımızın 1000’i geçmesini hedefliyoruz.
Webrazzi E-Ticaret’12 Röportajım
Online Cüzdan’ların Geleceği
Kısa kısa da olsa twet attığım ve sektörü ilgilendirdiğini düşündüğüm konular hakkında bloğa da yazmaya karar verdim. Bildiğiniz gibi atılan twet’ler hava fişek misali ve bu durum içeriğe sonradan erişimi imkansız kılıyor.
Kredi kartlarınızı entegre ederek, sadece kullanıcı adı ve şifresi ile ödeme yapabilmenize olanak sağlayan cüzdanlar özellikle “mobil cihazlardan” yapılan alışverişlerde son derece hızlı çözümler sunuyor. Türkiye’de Paypal, Ipara ve PayU‘nun diğer katma değerli servislerine ek olarak Türkiye’ye getireceği “CheckOut” gibi değerli servisler 2012 yılında adından oldukça söz ettirecek. BKM’nin de birkaç pilot banka ile “BKM Express” üzerinde çalıştığını biliyoruz.
Tam da burada sormak istediğim konu cebinizde kaç cüzdan taşıyorsunuz? Online dünya’ya model aldığımız fiziksel dünya’da Boyner’den alışveriş yaparken farklı bir cüzdan, Migros’tan alışveriş yaparken farklı bir cüzdan kullanmıyoruz değil mi? Demek ki online dünyanın da gideceği yerde onlarca farklı cüzdan yok! Bu geçiş döneminde bahsi geçen firmalar kendi üzerlerinde maksimum sayıda kullanıcı tutarak, olası bir entegrasyonda güçlü taraf olmayı planlayacaklar.
Küçük bir not; Bahsi geçen uygulamalar içerisinde sadece PayPal kredi kartı bilgilerine ek olarak “CVV” kodunu da saklıyor. Sony Online’da yaşanan olaya benzer bir durum bir anda dengeleri de değiştirebilir.
UYARI; Bu modeller internet üzerinden alışveriş yapmanın “en güvenli yoluymuş” gibi pazarlanmamalı. Bu yaklaşım, insanların alışık oldukları ödeme yöntemlerinin güvensiz olduğu izlenimini yaratacak, ne ilgili firmaya ne de sektöre bir şey kazandırmayacaktır.
Oyun Dünyası (Webrazzi Gündem Online Oyun)
Online Oyun ve Mikro Ödeme ekosisteminin konuşulduğu organizasyonda TTNET Ürün Geliştirme Yöneticisi Ferhan Özkan’ın yaptığı sunumu aşağıda bulabilirsiniz.
VISA E-Ticaret’i Geliştirme Toplantısı
VISA Türkiye’nin düzenlediği, Türkiye’de Elektronik Ticaret pastasını artırmaya yönelik ev ödevleri alabileceğimiz bir organizasyonda dinleyici koltuğunda yerimi aldım.
ETID’in de (Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği) konuşmacı olarak katılarak, sektör sorunlarını banka ve lisansör kuruluşlarla paylaşma imkanı bulduğu organizasyonda güzel bir tartışma platformu yaratıldığını düşünüyorum. ETID’le ilgili eklemek istediğim nokta; her ne kadar sektörün büyük oyuncularını bünyelerinde barındırıyor olsalar da (20 işyeri) hızlı bir şekilde tabana yayılacak aksiyonları da almaları gerektiğidir.
Organizasyonda dikkatimi çeken bir diğer nokta, birçok bankanın sektör sorunlarına gerek teknik gerekse mental anlamda oldukça uzak olduğunu fark etmem oldu. Yine de ev ödevlerinin hızlı bir şekilde hayata geçirilmesiyle sektörün önündeki birçok bariyerin aşılacağını düşünüyorum.
Mobil Cüzdan’a Kavuştuk! BonusluAvea
Mobil cüzdan konusu yıllardır gündemi meşgul eder. Iphone, Android’li cihazlar, Blackberry, tablet gibi akıllı cihaz sektöründe yaşanan patlama, yaygınlaşan NFC (yakın saha iletişimi) destekli POS cihazları, tüm işleri için cihazlarında bir uygulama bulabilen tüketici algısında yaşanan değişim, tüm partilerin yeterli olgunluğa ulaştığı bir ortamı beraberinde getirdi.
Garanti Bankası ve Avea’nın birlikte ortaya çıkardığı, Aralık ayı başında Paris’te düzenlenen Cartes Fuarı‘nda lansmanı yapılan BonusluAvea ile birlikte nihayet banka kartı ve GSM operatörü entegre çalışmaya başladı. Hayatımızı büyük ölçüde kolaylaştıracak bu uygulamanın ardından diğer banka ve operatörlerinde yakın zamanda bu uygulamaya dahil olacaklarını söylemek için çokta ileri görüşlü olmaya gerek yok diye düşünüyorum. Bu durumda cep telefonlarından şifreli giriş yapabildiğimiz menülerden seçim yaparak, dilediğimiz kartla alışverişimizi sonlandırabileceğiz.
Telefon üreticilerinin mikro kartlar için herhangi bir yuva üretmemesinden dolayı kuyruklu bonus şeklinde doğan ürünü metal kapaklı cep telefonlarında ve iphone’da kullanabilmek şimdilik mümkün gözükmüyor. Iphone 5’lerde kart yuvası, NFC desteği şimdiden konuşulmaya başlandı. Bildiğiniz gibi Google Nexus S bu yuvayla birlikte raflarda yerini almıştı. Kısa va orta vadede getirdiği kolaylıktan dolayı kart yuvalı cihazların tercih sebebi olacağı düşünüldüğünde, diğer markalarında bu geliştirmeyi yapması kaçınılmaz bir hal alacak gibi gözüküyor.
Uygulamanın en güzel taraflarından biri, kullanabilmek için banka müşterisi zorunluluğu aranmaması, sadece Prepaid (ön ödemeli) kart özelliği ile de BonusluAvea kullanılmaya başlanabilir. Ulaşım dahil birçok projede kullanılabilecek bu ön ödemeli kartların online doldurulabileceği web sitelerini de yakın zamanda göreceğiz gibi gözüküyor. Dönüp dolaşıp Elektonik Ticaret’e getirmek üzereyim konuyu anlayacağınız üzere.
Hızlı Linkler
Internet Trends 2010 by Morgan Stanley Research
Data Kullanımında Operatör ve Kullanıcıları Bekleyen Tehlike!
Özellikle 3G tarifelerinin açıklanmaya başlandığı şu günlerde daha önce data kullanımı ile ilgili başıma gelen bir durumu paylaşmak istiyorum. Kullandığım operatörün 250 MB’lık internet paketine abone olmuş ve aylık 80-100 MB civarında veri alışverişi yapıyordum. Kredi kartımdan fazladan 180 TL çekim yapıldığını gördüğümde; oldukça bilinçli olduğumu düşündüğüm bir konuda hata yaptığımı ve kotamı aştığımı öğrendim. Daha sonra telefonumu incelediğimde (iphone) yüklediğim bir uygulamanın düzenli olarak veri indirdiğini fark ettim ve hatamı kabul ederek programı telefonumdan kaldırdım. (bu arada operatörün sorunu ele alış ve değerlendirme süreçlerine değinmeyeceğim. Çokta yapıcı olunmadığını söylemek yeterli olur sanırım)
Bu zaman zarfında gözlemlediğim durum; operatörün data kullanımına ait verilere çok geç ulaşabilmesi ve hiçbir şekilde herhangi bir kullanıcı uyarı sistemini devreye alamamasıydı. Öyle ki detaylı GPRS kullanımıma, talebimden ancak 15 gün sonra üstelik tanıdıklar vasıtasıyla ulaşabildim. Bu durumu yaşamamak için; data kullanım değerlerinizi her fatura kesim döneminde sıfırlayarak düzenli olarak kontrol etmenizi öneririm.
Bugün karşılaştığım bir tablo çok daha vahimdi. Connect Card aracılığıyla notebook’undan internete bağlanan ve 3 sezon dizi izleyen bilinçsiz bir kullanıcı ile tanıştım. Bu ay GPRS kullanımı nedeniyle aldığı fatura toplamı tam 16.000 TL. Muhtemelen filmi indirmediği, izlediği için kotasından herhangi bir kaybı olmadığını düşünüyordu. Etrafımızda bu denli bilinçsiz kullanıcılar var değil mi? Üstelik operatörü aradığında 3.000 TL ön ödemeyi hemen yapması gerektiğini söylemişler.
3G’ye geçiş ile birlikte bahsi geçen kotaların çok daha hızlı aşılacağı düşünüldüğünde; zaten olmazsa olmaz müşteri uyarı sistemlerinin, gerekli yatırımlar yapılarak mutlaka devreye alınması gerekiyor. 4GB kotası olan ve bunu yaklaşık 12 GB aşan son kullanıcıyı uyarmayan operatöründe en az kullanıcı kadar hatalı olduğunu düşünüyorum.
Web Siteleriniz iPhone’a Hazır mı?
Ülkemize yasal yollardan yeni girmiş olsa da, yurt dışından getirilerek kayıt altına aldırılan veya clone IMEI yoluyla kırılan 100.000 civarında iPhone olduğu tahmin ediliyordu.
Vodafone ve Turkcell’le birlikte Türkiye pazarı ile tanışan iPhone’un, kullanıcı sayısının kaça ulaştığına dair henüz bir bilgi olmasa da haberlerde izlediğimiz görüntülerden; sayısının inanılmaz boyutlara ulaştığını tahmin etmek zor değil,
Operatörlerin iPhone için hazırladığı paketleri incelediğinizde; belirli kotalarla internet erişimi de sağladıklarını görüyoruz…
Bu ne anlama geliyor?
Bir anda iPhone sahibi birkaç yüz bin kişi internette dolaşmaya başlayacak ve iPhone’u ile surf yapamadığı siteleri bir daha ziyaret etmemek üzere terk ediyor olacak, (en azından iPhone üzerinden) Bunun yanı sıra iPhone optimizasyonlu sitelere kaymaya başlayacaklar. Facebook’un iPhone versiyonu gibi daha hızlı ve kolay haraket edebildikleri siteleri birinci öncelikli olarak ziyaret edecekler.
Bilmeyenler için; Facebook’a iPhone üzerinden erişmek istediğinizde, otomatik olarak iphone.facebook.com adresine yönlendirilir ve hızlı menüler ile iPhone için optimize edilmiş bir versiyon ile karşılaşırsınız.
Gün içerisinde Teb’den aldığım bir mesajla, internet şubelerinin iPhone versiyonunu faaliyete geçirdiklerini öğrendim. Teb.com.tr’ye girmeye çalıştığınızda Macromedia Flash yüzünden hala sitenin içeriğini göremiyorsunuz. Üstelik Facebook gibi otomatik olarak iphone.teb.com.tr’ye de yönlendiremiyor sizi (bunu çok kolay yapabiliyor olmaları lazım. Neden tercih etmediler anlamadım) buna rağmen yukarıdaki adresi yazdığınızda iPhone için optimize edilmiş bir sayfa sizi bekliyor. Teb’i bu hızlı aksiyonlarından dolayı kutlarım.
Gelelim diğer sitelere, ilk önce hangi gazete, B2C, portal vb. iPhone versiyonunu duyuracak merak ediyorum. Unutmayın elinde bir kaç gb kotası, iPhone’unu kurcalayan, binlerce teknoloji meraklısı gençten bahsediyoruz. Kendi kendilerine ne güzel segmente olmuşlar değil mi?
TioMobile İle Dünyada Bir İlk!
Java destekli cep telefonunuzdan ürün arama, ürün ve fiyat karşılaştırma yapabildiğiniz TioMobile’a satın alma fonksiyonu da eklendi.
Herhangi bir fiziksel mağazada satın alma kararı verirken bile kullanabileceğiniz bu uygulama, özellikle son kullanıcılar için katma değerli bir servis.
Projenin tamamlanmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.